Itiraf Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
İşte itiraf nasıl.
Bu itiraf ne anlama gelir?
Günahını itiraf etmedi.
Itiraf ediyorum tatilleri çok seviyorum….
Ve bunu itiraf edebilirim.
Combinations with other parts of speech
Fiillerle kullanım
itiraf etti
suçunu itiraf etti
itiraf etmek istiyorum
cinayeti itiraf etti
asla itiraf etmez
itiraf edin
günahlarını itiraf et
Daha
Isimlerle kullanım
Bu hayatımda duyduğum en kötü itiraf.
Yazdığı itiraf gerçek değildi, değil mi?
Bay Humphreys, Amber Jonesu öldürdüğünü itiraf ediyor.
Ben itiraf etmekten kaçınacak biri değilim.
Oniki bin, yoksa itiraf Sackette ulaşır.
Bu itiraf sadece formalite Thalia. Hepsi bu.
Dougın yaptıklarını sana itiraf ettiğini düşünecektir.
Ama itiraf etmeliyim ki, bunların hepsini çok güzel düzenlemişsiniz.
Bazen çok ileri gidiyor… ama bunu ilk itiraf eden o oluyor.
Facebooktan itiraf: 29 milyon hesaba sızdılar.
Mazereti yok; ama şahidimiz de yok, silah yok, itiraf yok.
Nur Yerlitaştan itiraf: Ruh sağlığım iyi değil.
Sana itiraf etmeliyim ki bebeğim nasıl yaşayacağını iyi biliyorsun.
Sorulara cevap vereceksin. Her şeyi itiraf eden Zavodsky gibi.
Aşkını itiraf ettiğini hatırlayıp hatırlamadığını öğrenmek istiyorsun.
Lily Muellerin cesedini sakladığını itiraf ediyor ama onu öldürdüğünü etmiyor.
Şunu itiraf edeyim ki kadınlar için uygun roller yazamıyorum.
Senatör Reed ölmeden önce köstebek olduğunu itiraf etmedi mi? Ve itirafları.
Günahlarını itiraf et ve tövbe et ki o zaman belki affedilirsin.
Soruşturmayı yürüten yetkililer suçu itiraf eden bir kadın ile ilgili duyumları teyit ettiler.
Bize itiraf ettikten sonra babamı telefonda biriyle konuşurken gördüm.
Holly, resimdeki olduğunu itiraf etti ama onu öldürmediğinde ısrarcı.
Benden itiraf koparabilmek için sorgucum ona zarar vermekle beni tehdit etti.
Kavgaları, tehditleri itiraf ediyor ama paradan haberi olmadığını söylüyor.
Sorumluluğunu itiraf eden bir müvekkilin ve sempatik bir davacın var.