Konuşmayı Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Konuşmayı bırakalım.
Kendi özel hayatı hakkında konuşmayı pek sevmiyor.
Konuşmayı kaydet.
Lütfen iki dakikalığına konuşmayı kes.'' dedi.
Noora, konuşmayı hatırlıyor musun?
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
benimle konuşmakkonuşmak zorunda
konuşmak istersen
bu konuda konuşmakbizimle konuşmakkonuşma fırsatı
konuşma özgürlüğü
konuşma zamanı
ilk kez konuştutelefonda konuşmuştuk
Daha
Cad, hayali arkadaşınla konuşmayı kes ve buraya gel!
Konuşmayı sona erdirebiliriz.
Sanırım şu konuşmayı şimdi yapsak iyi olacak.
Sana tavsiyem kendin hakkında üçüncü şahıs gibi konuşmayı kes.
Sizinle konuşmayı çok istiyorum.
O konuşmayı yaparken beni düşünüyor.
Steve, yunuslarla konuşmayı öğrenmek ister misin?
Bu konuşmayı başka bir yerde yalnız yapmak ister misiniz?
Yeni Cam Brady Bugün burada konuşmayı bırakmak ve yürüyüşü başlatmak için.
Bu konuşmayı yaptığımız için memnunum.
Evet, Wendyle konuşmayı çok isterim, çok kısa.
Şimdi konuşmayı dilediğin bir şey var mı peki?
Sanırım özel olarak konuşmayı tercih ederiz, eğer kusura bakmazsanız.
Sonra da,“ Konuşmayı neden beceremiyoruz?” diye birbirimize sorup duruyoruz.
Küçük bir çocuk gibi konuşmayı öğrenene kadar şu köşede bekleyebilirsin!
Eğer bu konuşmayı yaptığımızı biliyorsa ikimiz için de gelecektir.
Çocuklar konuşmayı dinleyerek öğrenirler.
Tamam, bu konuşmayı yaptığımızı düşünüyorum, ve kendimi açıkça ifade etmiştim.
O zaman bu konuşmayı ofisinde yapmamamız gerek.
Böyle konuşmayı kim öğretti sana?
Terzi gibi konuşmayı bırak ve bana kim olduğunu söyle.
William! Konuşmayı kesip, bu pilavı kaldıracak mısın?
( Kahkahalar) Konuşmayı öğrenmek sadece iki yıl alır.
Belki de bu konuşmayı sonra devam ettiririz, mesela içki içerken.
Teşekkür ederim ama bu konuşmayı bir sonraki öğle yemeğimizde sürdürmek üzere sonlandırıyorum.