Umduğunu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Umduğunu değil.
Ne bulmayı umduğunu söyledi mi?
Ve bir gün baba olacağımı umduğunu.
Ne umduğunu bilmiyorum.
Burada ne görmeyi umduğunu bilmiyorum.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Fiillerle kullanım
Ne umduğunu biliyorum, Paul.
Susie, onun gübre olduğunu umduğunu söyledi.
Dünya umduğunu bulabilecek mi?
Ben… Ben başka bir şeyi umduğunu biliyordum, ama.
Ne bulmayı umduğunu bilmiyorum, pek bir şey kalmamış.
Onları bulmayı ne kadar çok umduğunu biliyorum.
Neyi bulmayı umduğunu da bilmiyorum dostum.
Albay benim liderlik etmemi umduğunu söyledi.
Yolcu uçaklarında uçtuğunu duydum. Düşmesini umduğunu.
Ne bulmayı umduğunu bilmiyorum.
İkimiz de, Davidin orada olmasını umduğunu biliyoruz.
Neyi başarmayı umduğunu bana söylemek istermisin.
Yani filmin için bir şeyler bulmayı umduğunu biliyorum.
Burada ne bulmayı umduğunu da anlamış değilim.
Böyle bir şeyi yapabilecek biri olmadığını umduğunu biliyorum.
Biz dünyanın bizden umduğunu şu ana kadar gerçekleştiremedik.
Vanessa sana çok değer veriyor ve gelmeni umduğunu biliyorum.
Çimende olmayı umduğunu biliyorum ama bugün yağmur yağacağını söylediler, yani.
Bak sürekli bunu düzeltmeyi umduğunu biliyorum ama.
Danas gazetesine konuşan Jeremiç,konuyla ilgili görüşmelerin devam ettiğini ve AB üyeleri arasında yakında bir uzlaşma doğmasını umduğunu belirtti.
Trenin seni nereye götürmesini umduğunu biliyorsun ama emin değilsin.
Bunu yazdığımda olanların gerçekleşmediğini anlayacağımı umduğunu biliyorum.
Sana Amandayı sorarsa sanırım birlikte güzel vakit geçirdiğinizi umduğunu söylemelisin.
Yüzde 78i ise giyilebilir cihazlarıyla diğer cihazları kontrol etmeyi umduğunu söylüyor.