What is the translation of " MAKING CHANGES " in Turkish?

• değişiklikler yapmaya
• değişiklikler yaptığınızı
• değişiklik yapmak

Examples of using Making changes in English and their translations into Turkish

Making changes?
Değişiklikler yapacakmış.

Gayle's making changes.
Gaylee hala değişiklikler yaptırıyorum.

Making changes will be difficult.
Değişiklik yapmak zor olacak.

Your mother's not the only one making changes.
Değişim yapan tek kişi annen değilmiş demek.

They started making changes without reason.
Sorgusuz sualsiz, değişiklikler yapmaya başladılar.

Making changes? You know what that means.
Değişiklikler yapacakmış. Ne demek olduğunu biliyorsunuz.

It showed that you are already making changes. Yes.
Evet. Çoktan değişiklikler yaptığınızı gösterdi bu.

They started making changes without any reason.
Sorgusuz sualsiz, değişiklikler yapmaya başladılar.

Yes. It showed that you are already making changes.
Evet. Çoktan değişiklikler yaptığınızı gösterdi bu.

Making changes based on results is the point of a test.
Testin amacı sonuçlara göre değişim yapmak.

It showed that you are already making changes. Yes.
Çoktan değişiklikler yaptığınızı gösterdi bu.- Evet.

I'm thinking of making changes and I'm hoping you're not gonna stir up trouble.
Bazı değişiklikler düşünüyorum ve umarım belaya neden olmazsın.

Yes. It showed that you are already making changes.
Çoktan değişiklikler yaptığınızı gösterdi bu.- Evet.

We have talked about making changes in the household.
Hanede değişiklikler yapmak hakkında konuşuyorduk.

Listen, Lori, it hasn't been easy for me, either, making changes.
Değişiklik yapmak benim için de kolay olmadı. Dinle Lori.

Nothing. It's just, normally, making changes to the code, like, 24/7. she's logged onto the server.
Hiç ama normalde sunucuya bağlanır… kodda 7/24 değişiklikler yapardı.

Start thinking about a new GM, making changes.
Sanirim takimin genel yoneticisini degistirmenin ve degisiklik yapmanin zamani geldi.

Nothing. making changes to the code, like, 24/7. It's just, normally, she's logged onto the server.
Hiç ama normalde sunucuya bağlanır… kodda 7/24 değişiklikler yapardı.

It hasn't been easy for me, either, making changes. Listen, Lori.
Değişiklik yapmak benim için de kolay olmadı. Dinle Lori.

Since we're making changes around here, maybe you want to get, like, a plumber or something.
Buralarda değişiklik yaptığımız için bir su tamircisi falan çağırsan iyi olacak.

It's just, normally, she's logged onto the server, Nothing. making changes to the code, like, 24/7.
Hiç ama normalde sunucuya bağlanır… kodda 7/24 değişiklikler yapardı.

You know we have all been making changes to be more socially conscious, but have we really done enough?
Biliyorsunuz ki, sosyal olarak daha bilinçli olmak için değişiklikler yaptık durduk. Ama gerçekten, yeteri kadar yapabildik mi?

Associated with their business. we need to go over some of the negative reviews Before we start making changes to the restaurant.
Restorana değişiklikler yapmaya başlamadan önce mekânlarıyla ilgili bazı olumsuz yorumlara bakmalıyız.

When you have a black man running for office, making changes… you got a white man trying to run him down.
Bir zenci, ofis almayı başarıdığında siz beyazlar tekrar geri çekmeye çalışırsınız.

Black claw will use the system at first-- Getting elected into office. Once they're there they're gonna start making changes.
Kara Pençe seçimi kazanınca önce sistemi kullanacak bir kez girmeyle de değişiklikler yapmaya başlayacaklar.

We need to go over some of the negative reviews Before we start making changes to the restaurant, associated with their business.
Restorana değişiklikler yapmaya başlamadan önce mekânlarıyla ilgili bazı olumsuz yorumlara bakmalıyız.

Making changes, talking about buying a new car, boat, making big plans?
Farklı bir şeyler yapıyor mu, değişiklikler var mı… yeni bir araba ya da tekne almaktan bahsediyor mu, büyük planlar yapıyor mu?.

The main goal of anti-replay is to avoid hackers injecting or making changes in packets that travel from a source to a destination.
Anti-replayın asıl amacı bir kaynaktan bir hedefe doğru giden pakete hackerların herhangi bir değişiklik yapmasını ya da bir şeyler eklemesini engellemektir.

Until you began making changes to our base code, we were forbidden from assuming the form of any living human, but now we can take any form we like.
Siz temel kodumuzda değişiklik yapmadan önce,… yaşayan herhangi bir insanın şekline bürünmemiz yasaktı,… ama şimdi istediğimiz her şekli alabiliriz.

Macedonian representatives will report on the country's progress in making changes and reforms necessary to fulfil its Stabilisation and Association Agreement with the Union.
Toplantıda Makedon temsilciler, ülkenin Birlikte imzaladığı İstikrar ve Ortaklık Anlaşmasının gereklerini yerine getirmek için yapmakta olduğu değişiklik ve reformlarda kaydettiği ilerlemeleri rapor edecekler.