What is the translation of " YOU DON'T NEED TO EXPLAIN " in Turkish?

• açıklamana gerek yok
• açıklama yapmana gerek yok
• anlatmana gerek yok
• ihtiyacın olduğunu açıklaman

Examples of using You don't need to explain in English and their translations into Turkish

You don't need to explain.
Açıklamana gerek yok.

How interesting. You don't need to explain to me.
Bana açıklamana gerek yok. Ne enteresan.

You don't need to explain.
Açıklamama gerek yok.

Why you're grateful we diagnosed your illness. You don't need to explain.
Hastalığına tanı koyduğumuz için neden minnettar olduğunu anlatmana gerek yok.

You don't need to explain.
Açıklama yapmana gerek yok.

Dawson, you don't need to explain.
Dawson, açıklama yapmana gerek yok.

You don't need to explain that.
Onu açıklamana gerek yok.

Claire, you don't need to explain.
Claire, açıklama yapmana gerek yok.

You don't need to explain, papa.
Açıklamana gerek yok, baba.

Come on. You don't need to explain.
Maureen açıklama yapmana gerek yok.

You don't need to explain that?
Açıklamana gerek yok, tamam mı?

And you don't need to explain.
Ama açıklama yapmana gerek yok.

You don't need to explain the ritual.
Ayini anlatmana gerek yok.

Sweetie, you don't need to explain it to me.
Tatlım, bunu açıklamana gerek yok.

You don't need to explain, Harvey.
Açıklamana gerek yok, Harvey.

Gregory, you don't need to explain yourself over and over again.
Gregory… kendini tekrar tekrar açıklamana gerek yok.

You don't need to explain anything.
Bir şey açıklamana gerek yok.

You don't need to explain yourself.
Kendini açıklamana gerek yok.

You don't need to explain, Michael.
Açıklamana gerek yok, Michael.

Um, you don't need to explain anything.
Bir şey açıklamana gerek yok.

You don't need to explain to me.
Bana açıklamana gerek yok.

You don't need to explain that, that's?
Açıklamana gerek yok, tamam mı?

You don't need to explain, papa.
Bana açıklama yapmana gerek yok, baba.

You don't need to explain that to me.
Bana açıklamana gerek yok.

You don't need to explain it to me.
Bunu bana açıklamana gerek yok.

You don't need to explain that to me.
Bunu bana açıklamana gerek yok.

You don't need to explain, I get it. Lucy! Wait.
Açıklama yapmana gerek yok. Lucy! Bekle.

You don't need to explain, I get it. Lucy! Wait!
Açıklama yapmana gerek yok. Bekle. Lucy!

You don't need to explain, but you were followed.
Açıklamana gerek yok, ama takip edildin.

You don't need to explain why you're grateful we diagnosed your illness.
Hastalığına tanı koyduğumuz için neden minnettar olduğunu anlatmana gerek yok.