Tutmaya Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Notlar tutmaya başladım.
Bu yüzden, bir yardımcı tutmaya karar verdim.
Kolumu tutmaya devam et.
Bu çok hoş… Beni güvende tutmaya çalışman.
Elini tutmaya çalıştı, izin vermedin.
Combinations with other parts of speech
Neden beni burada tutmaya çalışıyorsun?
Senin tutmaya niyetinin olmadığı belli.
Avrupa Türkiyeyi tutmaya çalışıyor.
Barutu tutmaya yetecek kadar yapışkan olmalılar.
Hayır, sadece beni burada tutmaya çalışıyorsun.
Robbie yakalandığı için içi rahatlamış ve bundan sonrası için özel güvenlik tutmaya karar vermiş.
Beni avukat tutmaya zorlama.
Ve hayatını bu ülkeyi güvende tutmaya adadı.
Beni Debden uzak tutmaya çalışıyordun.
Alkol tüketiminizi haftada en fazla 7 içkide tutmaya çalışın.
Acilen Günlük Tutmaya Başlamalısınız!
Günlük kan şekeriseviyelerini mümkün olduğunca normale yakın tutmaya çalışın.
Beni Campbellden uzak tutmaya mı çalışıyorsun sen?
Angelina Jolie, bir zamanlar kendisini öldürmesi için bir kiralık katil tutmaya çalıştı.
Türkiyeyi baskı altında tutmaya çalıştıklarını görüyoruz''.
Çocuğunuzun duygularını anlamaya ve iletişim hatlarını açık tutmaya çalışın.
Bu alçıyı temiz tutmaya çalış. Altı hafta kadar elinde kalacak.
Ayrıca bu enerji düzeylerinizi yüksek tutmaya yardımcı olacaktır.
Evde böyle bir deneyim tutmaya çalışın ve aslında nasıl olur göreceksiniz.
Aslına bakarsanız özel bir araştırmacı tutmaya daha bugün karar verdim.
Bir keresinde bir Big Maci tutmaya çalışırken görmüştüm, tutamadı.
Catherine, neden beni yatak odamdan uzak tutmaya çalışıyorsun?
Belki ama kurban bıçağı tutmaya çalışırsa da böyle yaralar oluşabilir.
Onların yanındasın ve onları benden uzak tutmaya çalışıyorsun. Bu hırsızlıktır.
Eğer istiyorsam onu terk etmeye de, bir avukat tutmaya da hakkım olduğunu söyledi.