What is the translation of " PROTESTING " in Turkish?

• protesto
• itiraz etmeye
• gösteri
• protestoya
• protestolar
• protestocu

Examples of using Protesting in English and their translations into Turkish

And you kept on protesting?
Protestoya devam ettiniz mi?

Protesting prisons and stuff?
Sonra cezaevini protestolar falan?

Local residents protesting.
Yerel halk protestoya başladı.

All this protesting is a front, you know.
Bütün bu protestolar bir paravan.

And you carried on protesting?
Protestoya devam ettiniz mi?

Rallies protesting to free Gabbar.
Gabbara özgürlük için düzenlenen protestolar.

Shall we start the protesting now?
Protestoya başlayalım mı?

Protesting is patriotic. Let's get on the bus.
Protestolar vatanseverliktir. Hadi herkes otobüse.

We met while protesting Nixon.
Nixon protestosunda tanışmıştık.

Where do they find time to do all this protesting?
Tüm bu protestoları yapacak zamanı nereden buluyorlar yahu?

The generals protesting, were exiled.
Protestocu generaller sürgün edildi.

First the kids start off protesting.
Önce çocuklar protestoya başlıyor.

To take this protesting to the next level.
Bu protestoyu biraz daha ilerletmek için.

The police used tear gas against the protesting students.
Polis protestocu gençlere karşı biber gazı kullandı.

People started protesting because they're sick and tired.
Protestolar başladı, çünkü herkes bıktı.

Or that weekend when we got arrested for protesting protests?
Ya da protestoları protesto edip tutuklandığımız haftayı?

People started protesting because they're sick and tired. Ukraine, wake up!
Protestolar başladı, çünkü herkes bıktı. Ukrayna, uyan!

I know you helped out Pops, protesting and everything.
Protestolarda ve para konusunda babama yardım ettiğinizi biliyorum.

Normally stoic and proper Icelanders have started protesting.
Sabırlı ve sakin olmalarıyla bilinen İzlandalılar protestoya başladı.

See this guy here protesting with you all?
Sizinle protestoya katılan şu adam var ya?

Protesting against British taxes had become a major American hobby.
İngiliz vergilerine karşı protestolar özel bir Amerikan uğraşı oldu.

Jack really stopped protesting after 1963.
Jack 1963ten sonra protestocu tavrından vazgeçti.

If protesting could change the world, I would have clone it ages ago.
Eğer gösteriler dünyayı değiştirecek olsaydı ben binlerce gösteri yapmıştım.

Let's get on the bus. Protesting is patriotic.
Protestolar vatanseverliktir. Hadi herkes otobüse.

Protesting at Jantar Mantar has become fashionable for people like you.
Jantar-Mantardaki proteston seni senin gibi insanlar arasında ünlü yapacak.

And they sent their horses! We were protesting for our rights!
Bizler haklarımız için gösteri yapıyorduk ve atlarını üzerimize saldılar!

Crowds continued protesting in Tahrir Square, demanding that the president step down.
Kalabalık, başkanın çekilmesini isteyerek Tahrir Meydanında protestoya devam etti.

And they threw their horses at us! We were protesting for our right!
Bizler haklarımız için gösteri yapıyorduk ve atlarını üzerimize saldılar!

I can't spend the rest of my life protesting protests and eating pie.
Hayatımın geri kalanını, protestocuları protesto ederek, ve turta yiyerek geçiremem.

Police use tear gas& rubber bullets against protesting Brazilian students.
Polis, Brezilyalı protestocu öğrencilere karşı biber gazı ve plastik mermi kullandı.