What is the translation of " DOWNSIZING " in Turkish?

• küçülme
• küçültme
• küçülmeyle
• küçültmeyi

Examples of using Downsizing in English and their translations into Turkish

More downsizing.
Daha fazla küçülmek.

Downsizing People.
Küçültme… İnsanlarda.

Oh, God. Dwight, come on…- About the downsizing.
Küçülme hakkında… Dwight, hadi ama…- Tanrım.

Downsizing before relocation.
Taşınma öncesi küçülmeydi.

Oh, God. Dwight, come on…- About the downsizing.
Küçülme hakkında…- Tanrım. Dwight, hadi ama.

All this downsizing in aerospace.
Tüm bu uzaydaki küçülmeler.

Sorry, uh… Is Josh concerned about downsizing, himself?
Joshun kendisi küçülmeyle ilgileniyor mu? Üzgünüm?

Downsizing is about saving yourself. Yeah.
Evet.- Küçülmek kendini kurtarmakla ilgilidir.

Is Josh concerned about downsizing himself? Sorry.
Joshun kendisi küçülmeyle ilgileniyor mu? Üzgünüm.

Yeah. Downsizing is about saving yourself.
Evet.- Küçülmek kendini kurtarmakla ilgilidir.

Is Josh concerned about downsizing, himself? Sorry,?
Üzgünüm. Joshun kendisi küçülmeyle ilgileniyor mu?

As you have probably heard, Quincy, the company's downsizing.
Muhtemelen duyduğun gibi, Quincy, şirket küçültülüyor.

Corporate downsizing. People lose their jobs.
Şirket küçülüyor ve insanlar işlerini kaybediyor.

The old boat was just too heavy. Downsizing was unavoidable.
Küçülme kaçınılmazdır. Eski gemi çok ağırdı.

Either the Stanford branch or this branch. And, uh, Jan is thinking about downsizing.
Jan ya Stamfordu ya da burayı küçültmeyi düşünüyor.

The old boat was just too heavy. Downsizing was unavoidable.
Eski gemi çok ağırdı. Küçülme kaçınılmazdır.

The Albany branch is working right through lunch to prevent downsizing.
Albany şubesi küçülmeyi engellemek için öğlen arasında da çalışıyor.

Jan is thinking about downsizing either the Stanford branch or this branch.
Jan ya Stamfordu ya da burayı küçültmeyi düşünüyor.

Sorry, uh… Is Josh concerned about downsizing, himself?
Üzgünüm. Joshun kendisi küçülmeyle ilgileniyor mu?

And Jan is thinking about downsizing either the Stamford branch or this branch.
Jan ya Stamfordu ya da burayı küçültmeyi düşünüyor.

Downsizing, restructuring, health costs… End result, we got screwed.
Küçülme, yeniden yapılanma… Sağlık harcamaları derken, sonunda canımıza okudular.

We have been doing a lot of downsizing I travel a lot so.
Bir çok departmanda küçültme yoluna gidiyoruz. Bu yüzden çok seyahat ediyorum.

To prevent downsizing. The Albany Branch is working right through lunch.
Albany şubesi küçülmeyi engellemek için öğlen arasında da çalışıyor.

That happens to you Meredith: Let's hope the only downsizing is that someone downsizes your age.
Meredith, dilerim ki karşılaştığın tek küçülme yaşının küçültülmesi olsun.

Downsizing, restructuring, health costs… End result, we got screwed.
Sağlık harcamaları derken, sonunda canımıza okudular. Küçülme, yeniden yapılanma.

Meredith, let's hope the only downsizing that happens to you is that someone downsizes your age.
Meredith, dilerim ki karşılaştığın tek küçülme yaşının küçültülmesi olsun.

The government was urged however to speed up the planned downsizing of public administration.
Ancak hükümete, kamu idaresinde planlanan küçülmeyi hızlandırma çağrısı da yapıldı.

She coined the term downsizing, well, why would the d. fired lee iacocca.
Organizasyonel küçülme'' terimini bulmuş ve Lee Iacoccayı kovmuş insandır.

Despite the downsizing, OLPC continued development of the XO-1.5 laptops.
Küçülmeye rağmen OLPC, XO-1.5 dizüstü bilgisayarların geliştirilmesine devam etti.

Corporations are downsizing, and resizing… and reorganizing, including Kroehner.
Şirketler küçülüyor, çap değiştiriyor… yeniden organize oluyor, Kroehner da öyle.